Cuma, Mayıs 27, 2011

Bir Fikirle Başlayıp Dedikoduyla Biten Yazı!

zaman: 5/27/2011 2 yorum
Dün kendime çok kızdım.
Bunu nasıl daha önce düşünemedim diye acayip sinir oldum.
Şimdi şöyle:
Bir defterim olacak, salonumda duracak.
Misafirlerimle paylaştığım özel anları bir de onların dilinden cümlelerle biriktirmiş olacağım.
Ve hatta belki de aralarda birer ikişer de fotograf karesi olacak.
Belki o güne özel bir nesne. Ne bileyim işte.
Zevkle ağırladığım misafirlerimden birer cümlecik anı notu biriktirmek isterdim.
(Uzayda bir gezegen bulamamış olabilirim ama bu fikir benim için önemli ve unutulmamalı gerçekleştirilmeli.) Acaba birileri şımarıklık edip defterime saygısızlık eder mi? Bak şimdi içime kurt düştü.
Çünkü bi keresinde şöyle bişey olmuştu.
Eşim arkadaşlarına yemek daveti vermek istedi. 10-12 kişilik bir grup olarak toplandık. Ve bu grup güya en sevdiklerimizden, daha doğrusu en iyi anlaştıklarımızdandı. Büyük uğraşlar verip çok güzel bir sofra hazırladım. Öyle özenmiştim ki sofrada yok yoktu ve herkeste bayıldı. Neyse yedik içtik çok eğlenceli bir gece geçirdik. Arkadaşlarımızın bazılarını da, evlerine gitmek için çok geç kaldıklarından evimizde ağırladık. Gece yattık sabah oldu. Misafirlerimizden bayan olanı bir türlü uyandıramıyoruz. Kalk hadi bak kahvaltı hazırlıyoruz iki sohbet ederiz falan diyoruz, yok kız kalkmıyo. Ben bir taraftan kahvaltı hazırlıyorum bir taraftan gece evi yeterince toplamadığımız için ortalığı toparlıyorum. Kızdan ses seda yok. Neyse herkes kalktı yatağını topladı kahvaltı hazırlandı saat öğleye yaklaştı. Ben yine misafir ağırlama telaşıyla özeniyorum börek falan yapıyorum. Son bir kez daha misafirimizi uyarayım dedim. Gittim kahvaltı hazır biz başlıyoruz sende gel hadi dedim. Masadaki son eksikleri ve böreği almak için mutfağa geçtim. Bu arada bizim kız içeri geçmiş sofraya bakmış ve tekrar odasına gidip yatmış. Bişey mi oldu diye merak edip tekrar odasına gittiğimde bana sofra daha hazır değil niye beni uyandırıyorsunuz ki dedi ve kıçını dönüp yattı. Ne kadar bozulduğumu anlatamam. Aradan aylar geçti hala misafir davet ederken o an aklıma geliyor ve inşallah bunlar da beni üzmez diye dua etmeye başlıyorum.

Cuma, Mayıs 20, 2011

Senin Hayatin Senin Kontrolun

zaman: 5/20/2011 1 yorum
Doğum kontrol hapları deyince hepimizi bir merak sarıyor. Bizim için ne etkisi olacağını hepimiz bilmek istiyoruz ancak bazen utangaçlıktan, bazen üşengeçlikten bir türlü doğru bilgiyi de edinemiyoruz.  Bu yüzden halen. ilkel korunma yöntemleri uyguluyoruz. Oysa doğum kontrol hapları geleceğimizi de kontrol altına alıyor. Erkeğin spermi ile yumurtaların birleşmesini engelleyerek bizi vakitsiz zamanda gebelikten koruyor.
Aynı zamanda vücudumuz için de bir çok faydası da var. Örneğin düzenli kullanılan doğum kontrol hapları olası rahim kanseri riskini %50 oranında,, yumurtalık kanseri riskini ise %40 oranında azaltıyor. Adetlerimizin zamanını  düzene sokup, adet dönemi öncesindeki ağrıları ve psikolojik gerginliği azaltıyor. Ciltteki yağlanmayı önleyerek, cildin iyi görünmesini sağlıyor ve sivilce oluşumunu engelliyor.
Doğum kontrol hapları doğurganlığı asla azaltmıyor. Bırakıldığı anda gebe kalınabiliyor.
Biz bu proje ile doğum kontrol haplarının önemini sizlere anlatmak ve kötü deneyimler yaşanmaması için doğru ve faydalı bilgileri sizlerle paylaşmayı istedik.

Dediler bana. Bende size...

Bu konuda aklınıza gelebilecek her türlü soru, sorun ve bilgi için http://www.dogumkontrolhapim.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Çarşamba, Mayıs 04, 2011

Dinle

zaman: 5/04/2011 0 yorum
Dıt Dıt Dıt Dııııt!
Filmlerde duyduğum bir sesti.
Kendime inanamadım, duyan sadece ben miyim diye düşündüm.
Koridordakilere baktım, kimsede tepki yoktu.
Halbuki ben sesten emindim.


Aradan bir kaç saniye geçti.
Yanılmadım herşey filmlerdeki gibi devam etti.
Kapı açıldı bir adam dışarı çıktı.
Düşünmedi yutkunmadı.
İki cümle söyledi.
Hem acilen duyulmak istenen hem reddedilen...
Aslında bilinen...


Başınız sağolsun... Hastayı kaybettik!
 

Hep-Yek Template by Ipietoon Blogger Template | Gift Idea