Salı, Aralık 07, 2010

Bu Duygunun Adı Ne?

zaman: 12/07/2010
Aslında benim düşüncem bazı markaları çekiştirip fikrimi belirtmekti (ki bunu bi ara kesin yaparım)
Sonra Aycinin yazısını farkettim.
Uzatmıyorum.
Aynı taşlara basıp aynı yerlerde bu kadar kısa aralıklarla fotograf çekmiş olmak...
Çok değişik.
Cinci hana gittik mesela, oradaki her odanın bir adı vardı ve biz Antepler'in fotografını çektik.
Daha önemlisi içi taşlarla dolu o koca tahta parçasıydı.
Bi benim çektiğim resme baktım bi de ona.
Sonra düşündüm de muhtemelen elimi sürdüğüm yere O da elini sürdü :)



Bu duyguyu çok eskiden bir kere daha yaşamıştım.
Safiye sultan isimli kitabı okuduktan sonra İstanbula gelip sarayları gezmiştim.
Anılarını okuduğum o sultanların ellerini sürdüğü duvarları, eşyaları görünce sanki açtığım kapılardan birinden çıkacaklarmış gibi gelmişti.
Kulaklarıma sesleri doldu sanki.

Anlatılmaz bi duygu.
Şarap içmeyi öğrendiğimde bu anı hatırlayıp bir kadehi şerefine içerim...

Not: Sana katılıyorum. Gerçekten servisleri çok kötü...

3 yorum:

ayci dedi ki...

peki ya ayni zaman dilimnde orda olsaydik ve uzaktan fotograf ceken bir esmer kiz görseydin...

beni asil böylesi daha cok etkiliyor.
veya senin dedigin gibi...gezdigin gördügün yerlerde daha önce sevdigin birisi gezdiyse...
ne gariptir bu...zamani iskalamak...

sünter dedi ki...

bir gün ayni zaman diliminde ayni mekanlarda olunacak bu onun ön hazirligi olsa gerek...
Hic düsünmeden öylesine kendiliginden gelisen bir bulusmanin ön hazirligi.
Bakalim hangi güne kismet olacak...

Seyyah dedi ki...

Ben her gün gidip taksim meydanında bekliyorum, bir sabah gelecek biliyorum :P

Yorum Gönder

Dök İçini Rahatla Ayol...

 

Hep-Yek Template by Ipietoon Blogger Template | Gift Idea